28 Ağustos 2015 Cuma

Kapadokya Turu'ndan Enstanteneler

Oldukça geniş bir alana yayılan mucizevi şehir Kapadokya, o kadar çok görülecek yere sahiptir ki tek seferde gezip bitirmek neredeyse imkansız. Tarih öncesi çağların sanki hızlı bir zaman yolculuğundan geçerek günümüze kadar hiç bozulmadan gelmiş görüntüsü adeta büyülüyor. Düşlediğiniz bir şehrin ötesinde bir geçmişe sahip Kapadokya’yı ne bir fotoğraf ne bir belgesel sizlere anlatabilir. Bense sadece Kapadokya gezimi sizlere ipucu verebilirim. Gelin sizlere Kapadokya Turu’ndan birkaç satır anlatayım.

Uçhisar

"Kale” denilmesine bakmayın; bölgenin en büyük ve güzel peribacasından söz ediyoruz. Bölgenin zirvesinde konumlandığı için Kapadokya'nın kuş uçuşu en iyi izlendiği yer de burası. Güneyden yaklaşık 50, kuzeyden 100 metre yüksekliğindeki bu devasa kaya kütlesi, birbirine bitişik iki sivri kayadan oluşuyor. Büyük sivri kayaya "Ağanın Kalesi”, küçük olana ise "Çavuşun Kalesi” deniyor.
Kalenin tepe noktasından kuzeye doğru bakıldığında Cevizli peribacaları, batıya doğru Nevşehir ve Oylu Dağı, güneybatıya doğru Hasan Dağı, hemen eteklerinde de Uçhisar görülüyor. Göreme ve Aktepe'ye doğru ise sıra sıra dere ve vadiler göze çarpıyor. Dünyada gün doğumunun en iyi izlenebildiği birkaç yerden biri olan Uçhisar Kalesinde geceleri de gök haritaları çok net görünüyor, elinizle yıldızlara dokunacak gibi hissediyorsunuz.

Elbette kalenin seyir terası olarak kullanılması çok yeni. Kapadokya bölgesindeki 200’e yakın yeraltı şehrinin aksine, göğe doğru yükselmesine rağmen, burası da uzun yıllar saldırılara karşı sığınak işlevi görmüş. Roma döneminden bu yana kullanılan kalede oda, sığınak, depo, sarnıç, mezar ve mahzen olarak yararlanılan çok sayıda farklı bölüm yer alıyor.

Seyir terasları

Uçhisar'dan Göreme istikâmetine doğru ilerlediğinizde yol kenarında çok sayıda seyir terasına rastlıyorsunuz. Bu teraslardan bakınca, vadiler, Göreme ve Aktepe ayaklarınızın altına seriliyor. Onlardan birinde oturup hem manzarayı seyretmek hem biraz dinlenmek, Kapadokya'da yapılabilecek keyifli etkinliklerden. Ama fazla oyalanmayın. Zira kıvrılarak ilerleyen yolun sonunda varacağınız Göreme'ye geç kalmak istemezsiniz.

Göreme

Göreme; Uçhisar, Avanos ve Ürgüp’ün aksine, vadilerin   tam ortasında yer alıyor. Yol boyu size “Taş Devri” filminden kalma dekorlara benzeyen büyük kayalar eşlik ediyor Buradaki yerleşim yerlerinin çoğu kayalara oyulmuş ya da taşlardan yapılmış. Bu nedenle gündüz yüksek bir noktadan bakıldığında, neredeyse çevredeki coğrafi oluşumlardan ayırt edilemiyor. Akşam inip, ev ve otellerin ışıklan birbiri ardına yanınca Göremedin büyüleyici manzarası ortaya çıkıyor. Bu manzarayı en iyi, hemen üst taraftaki tepelerde, gün batımını izlemek için oluşturulan özel platformlardan seyredebiliyorsunuz. Göreme ve Uçhisar üzerinden güneşin batışını izlerken, arkanızda güneş ışınlarını yatay alan Aktepe de, en güzel rengine bürünüyor.

Açık Hava Müzesi

Mutlaka görmeniz gereken bir yer de Göreme Milli Parkı içinde yer alan Açık Hava Müzesi. Burası yumuşak volkanik kayaların oyulmasıyla yapılmış irili ufaklı kilise ve manastırlardan oluşuyor Bizans kilise mimarisi ve dini mimarinin en sıra dışı ve önemli örneklerini bu bölgede görmek mümkün.
Uzun bir süre gizli ibadet etmek zorunda kaldıkları için yöre halkı ibadethanelerini vadi ve dere yataklarında, bulunması zor yerlerde kayalara oyarak yapmış. Bu nedenle küçük inziva odaları şeklindeler. Hıristiyanlığın üzerindeki baskı kalkınca, Göreme ve çevresindeki kiliseler de Bizans dini mimarisinin özelliklerine sahip yapılar haline dönüşmüşler. Müze kapsamında Elmalı Kilise, Karanlık Kilise, Tokalı Kilise, Yılanlı Kilise, Aziz Basil Şapeli Azize Barbara Şapeli, Azize Catherine Şapeli gibi yapıları gezebiliyorsunuz.

Çavuşin

Göreme - Avanos yolu üzerinde küçük bir köy Çavuşin.Küçüklüğüne aldanmayın, bölgenin en önemli turizm alanlarından. Çünkü köyün hemen arkasında yer alan Çavuşin harabelerinde bir zamanlar Hıristiyan dervişleri yaşamış, Çavuşin'in hemen yanındaki Güllüdere'de ise beş kilise var. Vadinin yakınındaki kiliseler, Müslüman Arapların akınlarına karşı savunma amacıyla da kullanılmış.
Çavuşin'in çok yakınında, Zelve ve Ürgüp yolu üzerinde bulunan Paşabağ bölgesi, peribacaları manzarasını en iyi görebileceğiniz yerlerden. Eski adıyla-Rahipler Vadisi' etkileyici bir tarihi dokuya sahip. Çok gövdeli, çok başlı bazı peribacalarının içlerinde şapel ve oturma mekânları bulunuyor. Bu iki bölgede, turistlerin konaklayabileceği mekânların yanı sıra develer ile fotoğraf çektirebilecekleri, hediyelik eşya satın alabilecekleri turistik işletmeler bulunuyor.

Avanos

"Kör de bilir Avanos'un yolunu; testi, çanak kırığından bellidir" sözü, Avanos'un en önemli özelliğini anlatıyor. Nevşehir'e 18 kilometre uzaktaki, Kızılırmak'ın ikiye böldüğü ilçe, çömlekleriyle meşhur Aynı zamanda Avrupa kasabası görünümündeki Avanos, bölgenin en çok ziyaretçi ağırlayan yerleşim yerlerinden. Bu nedenle çok sayıda otel ve konaklama tesisi burada. Ancak ilginin tek kaynağı otantik çömlekler değil.
Avanos'ta çok sayıda seramik, takı ve mücevher dükkânı, devasa büyüklükte restoranlar ve akşam eğlence programları sunan mekânlar da var, Kızılırmak'ın kenarındaki restoran, kafe ve yürüyüş yolları da günün her saati cıvıl cıvıl. Nehrin iki yakasını birbirine bağlayan asma köprüden geçmek, sosyal bir aktivite, Venedik gondollarından esinlenerek yapılan teknelerde nehir turuna çıkmak ise yapılabilecek en eğlenceli etkinlikler arasında.
Avanos'ta gezerken Çanakçı Heykeli'nin, Dereyamanlı Kilisesi'nin, Alâeddin Camii ile Sarı Han Kervansarayının ve daha birçok uygarlığın kozmopolit ve eşsiz dokusuyla karşılaşıyor, eski taş evlerin, yeraltı şehirlerinin büyüleyici atmosferini yaşayabiliyorsunuz.

Ürgüp

"Kapadokya'da tek bir yere gidip, bölgenin tüm özelliklerini göreyim" derseniz, adresiniz Ürgüp olmalı, Burada hem bölgenin sıra dışı coğrafi güzelliklerini, hem kültür mirasını hem de etnoğrafik çeşitliliğini keşfedebilirsiniz, Nevşehir'in 20 kilometre doğusunda bulunan Ürgüp, "Peribacası" diye adlandırılan doğal oluşumların yoğun olarak yer aldığı bölgede kurulu. Bu nedenle son derece ilginç bir görünüme sahiptir. Bizans, Selçuklu ve Osmanlı imparatorlukları döneminde önemli bir merkez işlevi üstlenen bölgede, özellikle Selçuklulardan kalma iki yapı öne çıkıyor.

Üç Güzeller, Pembe Vadi, Rum Hamamı, Kadı Kilisesi, Ürgüp Müzesi, Taşkınpaşa Camisi ve kiliseler de ziyaret edilecekler listesinde olması gereken diğer yerler. Ayrıca tıpkı Avanos'ta olduğu gibi burada da birbirinden güze hediyelik eşyalar bulabilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder